Menü

25 Temmuz 2011 Pazartesi

Amy Winehouse: Klüp 27'ye Hoşgeldin

Uyuşturucu ya da genel olarak bağımlılık yaratan maddeleri kullanan insanlara sorarsınız neden kullanıyorsun ya da kendine zarar vermek hoşuna mı gidiyor diye. Cevap hep aynıdır: "Yok ben bağımlı değilim ara sıra esti mi içiyorum. Ayrıca araştırmalar göstermiş ki" diye devam eden saçmalıklar silsilesi. Ve günün sonunda birilerinin hayatı kararır ya da Amy Winehouse gerçeğinde olduğu gibi sönüp gider.

Hayır bu yazı uyuşturucu düşmanı ya da Amy Winehouse'un ne kadar ayyaş, bağımlı ve sorunlu biri olduğu hakkında değil. Bu yazı tamamen onun ne kadar sıradışı, hayran bırakan, inanılmaz gözlere ve karizmaya sahip olan bir insan olduğu ile alakalı. Yaşama hakkı herkese veriliyor olabilir fakat onu kullanıp kullanmamak kişinin istediğine göre değişir. Bazılarına "varolmanın verdiği inanılmaz ağırlık" çöker, bazıları ise Pollyanna'nın ikiz kardeşi olarak dünyaya gelip başına ne gelirse gelsin pes etmez. Bu yüzden Amy Winehouse gibi insanların neden öldükleri ya da neden yaşamak istemedikleri sorgulanmaz, tam tersine bunca zaman yaşadıklarına şükredilip bize bırakları inanılmaz eserlere sarılıp avunulur.


Tabi önce az önce dediklerime ters olarak "Ah Amy vah Amy neden bıraktın gittin ne dinlicem ben şimdi zaten adam gibi dinlediğim 2-3 kişi var onlar da ölürse müziksiz hayat mı geçiricem ben şimdi!" diye acımı suratınıza püskürtmek istiyorum. Evet bunu da aradan çıkardıktan sonra başlayalım. Öncelikle şu bir gerçek ki, Amy gibi efsane isimlerin ölümü ardından (Michael Jackson'da da olduğu gibi) nedense herkes o kişinin çok büyük hayranı olduğunu iddia eder. Oysa ki o insanın ağzından daha önce bunu hiç duymamışsınızdır. Kısacası herkes ağır Amy fanıyım diye gezicek etrafta birkaç ay haberiniz olsun. Tabi ben halis muhlis pis Amy fanıyım duyrulur. Daha konserinin haberini alır almaz geceleri gözlerime uyku girmemiş ve biletlerin satışa çıkmasını heyacanla beklemiştim eğer bilet kalmazsa diye. Neyse ki biletimi alıp son güne kadar yine heyecandan uyuyamamış ve son gece konser iptal haberini duyunca şok olmuş ve sıkı Amy fanlarının bileceği üzere çok da şaşırmamıştım. Malum Amy demek canı isterse çıkar istemezse çıkmaz isterse de çıkarsa konserde kafanıza yumruk atabilir demektir. Neyse ki gün gelir yerinde Londra'da izlerim diye teselli etmiştim kendimi. Tabi söz konusu olan Amy olunca, "ölmeden gitsek" konsepti de vardı ama yine de etrafında bu kadar insan varken de herhalde birşey olmaz fikri panik olmama engel oluyordu. Bilseydim atlar gider ellerimle rehabilitasyona yatırırdım (Muhtemelen daha yanına yaklaşamadan hapse atılırdım ama değerdi).

Olan oldu giden gelmiyor özetle bize dünyanın en güzel 2 albümünü bıraktı : Frank ve Back to Black. İlerde adı efsane olarak anıldığı zaman ben de herhalde 40-50'li yaşlarımda olduğumda tüm şarkı sözlerini ezbere bilen karizma bir ihtiyar falan olurum. Başlıkta yer alan Klüp 27 (Club 27) ise 27 yaşında ölen inanılmaz yetenekli insanlara verilen genel isim. Bunların arasında Kurt Cobain, Jim Morrison, Jimmy Hendrix ve Janis Joplin gibi dönemlerinin en yetenekli şarkıcıları yer alıyor. İlginç yönü ise hepsinin kendi ölümlerini kendilerinin getirmesi ve binevi herkesin onların ölümlerini izlemesi. Tüm listeye burdan ulaşabilirsiniz.

Sizi bilmem ama benim bu olayı anca ağır bir Amy Karaoke Parti'si ile atlatacağım kesin tabi vakit olur da yapabilirsem. Hala inanması zor gelse de Amy Winehouse 23 Temmuz 2011'de bizlere veda etti ve bir yerlere mi gitti yoksa yok mu oldu tartışmalı konular. Son olarak Amy Winehouse'un Resmi Facebook sayfasında fanların paylaştığı "taziye" mesajları arasında beni çok hüzünlendiren ve hafifte gülümsememe sebep olan bir yorumu paylaşiyim. "Amy didn't die, God just needed someone to teach angels how to sing". Tercümeyle "Amy aslında ölmedi, sadece Tanrı'ının meleklere şarkı söylemeyi öğretmesi için birine ihtiyacı vardı".


Umarım artık çok daha iyi bir yerde aradığın huzuru bulmuşsundur yaramaz tatlı kız. Her zaman hatırlanacaksın. Huzur içinde uyu...

1 yorum:

  1. cok guzel bir yazi olmus! bende amyi o sonradan fark edenlerdenim malesef. yazik oldu :(

    YanıtlaSil